AYKUT KÜÇÜKYILDIZ
ORTADOĞU TEKNİK ÜNİVERSİTESİ (ODTÜ) ULUSLARARASI İLİŞKİLER BÖLÜMÜ MEZUNUDUR.
Brexit, kısaca tarif etmek gerekirse, Birleşik Krallık’ın Avrupa Birliği’nden (AB) ayrılması sürecine verilen isimdir. Ancak Avrupa Birliği’nin uluslararası bir organizasyon olarak üye ülkelerinin idaresinde işgal ettiği kapsayıcı ve geniş yer göz önünde bulundurulduğunda, Brexit sürecinin kısaca tarif edilemeyeceği fark ediliyor. AB üyeliğini terk etmenin nasıl olduğunu anlayabilmek için evvela AB üyeliğinin nasıl olduğunu anlamamız gerekiyor.

AB, üye ülkelerin vatandaşlarına dört temel hürriyet vadediyor: kişilerin, malların, sermayenin ve hizmetlerin serbest dolaşımı. Schengen bölgesi adı verilen bölge içerisinde mallar, kişiler, sermaye ve hizmet hiçbir engele veya denetime takılmadan hareket edebiliyor. Bu hareket hürriyetinin sağlanması için Schengen bölgesi tek bir gümrük bölgesi olarak idare ediliyor. Bir mal ya da hizmet Schengen bölgesi içinde serbestçe hareket edebilirken aynı mal ya da hizmetin Schengen bölgesine girebilmesi için AB standartlarına uygun olması gerekiyor. Bu bölgeye neyin girip neyin giremeyeceğine karar verme yetkisiyse üye ülkelere değil Brüksel ve Strazburg’da bulunan AB organlarına ait.
Birleşik Krallık’ın AB’den ayrılmak istemesinin temel sebeplerinden birini tam olarak bu teşkil ediyor. Schengen bölgesi tek bir gümrük bölgesi olarak Brüksel-Strazburg bürokrasisi tarafından idare edildiği için AB Gümrük Birliği’ne dahil ülkeler; Türkiye ve İsviçre gibi AB üyesi olmayan ama gümrük birliğinde olan ülkeler de dahil olmak üzere, üçüncü ülkelerle dış ticaretlerinde ciddi sınırlamalarla karşılaşıyor. Gümrük birliğine dahil olan ülkeler, tek taraflı olarak üçüncü bir ülkeyle ekonomik entegrasyon süreci başlatamıyor. Serbest ticaret bölgesi oluşturulması, gümrük vergilerinin sıfırlanması gibi ekonomik entegrasyon süreçleri tüm gümrük birliği bölgesini kapsayacak şekilde AB tarafından yürütülüyor ve karara bağlanıyor.
Brexit destekçileri, AB’nin bu “uluslarüstü” konumunun Birleşik Krallık’ın potansiyelini gerçekleştirmesinde engel teşkil ettiğini savundular. Zira Brexit destekçilerine göre diğer AB üyelerinin aksine Birleşik Krallık, Afrika ve Hint-Pasifik gibi dünya ekonomisinin giderek önem kazanan bölgeleriyle tarihsel bağlara sahip ve bu tarihsel bağları ekonomik iş birliğini güçlendirmek için kullanabilirdi. Brexit taraftarları, bu iş birliğinin oluşturulması ve derinleştirilmesi sürecinde Brüksel-Strazburg bürokrasisinin, Birleşik Krallık’ın önünü açmaktan ziyade ona ayak bağı olduğuna inanıyorlardı. Brexit sürecinin başbakanlarından ikisinin, Boris Johnson ve Rishi Sunak’ın konuşmaları, Birleşik Krallık’ın kendi yönetimini tekrar kendi eline alması gerektiğinin ve bunun yolunun Brexit olduğunun altını çiziyordu (The Guardian, 2023; Whannel, 2024). Aynı şekilde 2021’de Boris Johnson hükûmetinin yayımladığı politika değerlendirmesinde AB’nin sınırlamalarının kalkmasıyla Birleşik Krallık’ın dünya siyasetinde ve ekonomisinde taşıyacağı önemin artacağı ifade edilmişti (HM Government, 2021).
Gözümüzü Brexit müdafilerinin vaatlerinden çekip Brexit sürecinin bizzat kendisine baktığımız zaman, çok daha karmaşık bir tabloyla karşılaşıyoruz. Bu karmaşık tablo, Birleşik Krallık’ın AB’den “sert Brexit” yolunu tercih ederek gümrük birliğini de terk etmesinden kaynaklanıyor. Birleşik Krallık’ın gümrük birliğini terk etmesiyle birlikte yeniden tesis edilmesi gereken gümrük denetimlerinin nasıl olacağı tartışması hem Johnson hem de Sunak hükûmetlerinin önemli gündem maddelerinden biriydi. Bilhassa İrlanda Cumhuriyeti ve Birleşik Krallık’a bağlı Kuzey İrlanda arasındaki gümrüğün nasıl oluşturulacağı meselesi 2020’deki resmî ayrılıktan 2023’te Sunak’ın Brüksel’le yaptığı antlaşmaya kadar gündemde kaldı. Boris Johnson hükûmetinin AB’yle yaptığı protokole göre İrlanda’da sınır denetimi olmayacak ve İrlanda adasına girecek mallar, İngiltere’den İrlanda’ya geçerken sınır denetimine tabi tutulacaktı. İrlanda’nın iki tarafından da gelen itirazlar üzerine Sunak hükûmeti döneminde İrlanda gümrüğü Windsor Çerçevesi’yle revize edilerek yeşil ve kırmızı hatlar oluşturuldu. Bu çerçeveye göre İngiltere’den Kuzey İrlanda’ya girecek ve İrlanda Cumhuriyeti’ne geçmeyecek mallar yeşil olarak etiketlenip denetime tabi tutulmayacak, İrlanda Cumhuriyeti’ne geçecek mallarsa kırmızı olarak etiketlenip denetime tabi tutulacaktı. İrlanda gümrüğü meselesiyle Kuzey İrlanda, 1980’ler ve 90’lardaki şiddet olaylarından sonra yeniden Britanya hükûmetinin gündemine yerleşti.
Brexit’in yarattığı diğer bir kargaşa ise İskoçya meselesi. 2016’da gerçekleşen Brexit referandumunda İskoçya’da yüzde 62 hayır oyu verilmesine rağmen referandumun genel sonucunun ayrılma lehine çıkması, İskoç bağımsızlığı tartışmalarını hararetlendirdi. Bağımsızlık ve AB taraftarlığıyla bilinen İskoç Ulusal Partisi için 2016 referandumunun neticesi, bir İskoç bağımsızlık referandumunun temelini teşkil ediyordu (Watson, 2021).
Brexit’in yarattığı kargaşa Birleşik Krallık ekonomisini de Brexit müdafilerinin iddialarının aksine olumsuz etkiledi. Brexit’le birlikte AB ve Britanya arasında yeniden kurulan gümrükler yüzünden adadaki işletmeler ciddi bir lojistik kriziyle karşı karşıya kalmış ve bilhassa küçük işletmeler, yeni ortaya çıkan bürokratik engeller ve maliyetlerle kârlarını ciddi oranda kaybetmişti. Birçok işletme sahibi için Brexit’in getirdiği bürokratik engeller; Covid-19 salgınından, enerji krizinden, hatta Ukrayna’daki savaştan daha büyük bir sorun teşkil etmekteydi (Tetley, 2022).
Bu kargaşanın patlama noktası ise 4 Temmuz 2024’te gerçekleşen genel seçimler oldu. Brexit sürecinde iç karışıklıklarla çalkalanan ve 2016’daki referandumdan seçime kadar üç başbakan değiştiren Muhafazakâr Parti’nin oyları, bir önceki seçime göre yüzde 20’ye yakın oranda azaldı ve parti Avam Kamarası’ndaki 251 sandalyesini kaybetti. Diğer yandan Avam Kamarası’ndaki 650 sandalyenin 411’ini alarak seçimden muzaffer ayrılan İşçi Partisi’nin oy oranı yalnızca yüzde 1,6’lık bir artış gösterdi. Genel oy oranlarına baktığımız zaman oyların yaklaşık üçte birini alan İşçi Partisi, Avam Kamarası’ndaki sandalyelerin üçte ikisini kazandı.
İşçi Partisi’nin bu yarım zaferinin AB için kısmen bir rahatlama ve umut ışığı olduğu söylenebilir. Zira AB’yle inatlaşan Muhafazakâr başbakanlardan sonra AB üyeliği olmadan Brüksel’le yakınlaşmayı planlayan bir İşçi Partisi hükûmetini muhatap alacaklar. İşçi Partisi’nin ve seçilmiş Başbakan Starmer’ın, Brexit’ten geri dönmeden Birleşik Krallık ve Avrupa’nın daha yakın ilişkiler içinde olması için çalışması bekleniyor. Çin’in yükselişi ve Ukrayna’daki savaş gibi hem AB’yi hem de Birleşik Krallık’ı ilgilendiren ortak sorunlar da bu yakınlaşmayı teşvik edecektir.
Diğer yandan Britanya halkının bu yakınlaşma çabasına tepkisinin ne olacağını öngörmek zor. Zira Avrupa’yla daha iyi ilişkileri savunan İşçi Partisi’nin zaferi sağlam bir çoğunluk oyuna değil, Birleşik Krallık’ta uygulanan dar bölge seçim sistemine dayanıyor. Oy oranı yalnızca yüzde 1,6 artırılarak kazanılan 211 yeni sandalye, genel oy oranlarının dağılımına baktığımız zaman Britanya seçmeninin İşçi Partisi’ni iktidara taşıdığını değil, Muhafazakâr Parti’yi iktidardan uzaklaştırdığını, bu süreçte oluşan boşluğu İşçi Partisi’nin doldurduğunu gösteriyor. Bilhassa AB düşmanlığıyla bilinen Nigel Farage ve Reform UK partisinin yüzde 15 gibi ciddi bir oy oranına karşılık Avam Kamarası’nda yalnız beş sandalye elde etmesi bu argümanı destekliyor.
Kaynaklar
HM Government (2021). Global Britain in a Competitive Age: The Integrated Review of Security, Defence, Development and Foreign Policy.
Tetley, L. (2022). Brexit Remains Biggest Headache in UK’s Recession-Prone Economy. Bloomberg. https://www.bloomberg.com/news/newsletters/2022-11-28/supply-chain-latest-uk-business-struggle-with-brexit
The Economist (2018). What does the Irish border have to do with Brexit? https://www.economist.com/graphic-detail/2018/12/18/what-does-the-irish-border-have-to-do-with-brexit?
The Guardian (2023). How Boris Johnson’s fall exposed bogus Brexit promises on taking back control. https://www.theguardian.com/politics/2023/jun/18/how-boris-johnsons-fall-exposed-bogus-brexit-promises-on-taking-back-control#:~:text=Leaving%20the%20European%20project%2C%20he,Johnson%2Dled%20push%20for%20freedom.
Watson, R. (2021). Brexit: Birleşik Krallık’ta Referandum Sonrası 5 Yılda Neler Değişti? BBC News Türkçe. https://www.bbc.com/turkce/haberler-dunya-57576648 Whannel, K. (2024). PM insists UK better place to live now than in 2010. BBC News. https://www.bbc.com/news/articles/cm52z993dp1o

Yorum bırakın